Kağnıyla Küplere Su Taşımak
Bayram Ali Çetinkaya
Aslında mesleği terzilik olan Ahmet, çok yönlü bir halk adamıdır. Çocukluğundan beri hizmet etmeye, insanlara yardım etmeye, fakir fukaranın ihtiyaçlarını görmeye gayret eden Terzi Ahmet, adeta cemiyete kendisini adamış bir vakıf insandır. İlim sahibi değil, ama takvalı bir velidir. Müttaki, mektep medrese okumamış ancak ârif birisi olan Terzi Ahmet’in en bariz özelliği, misafir, garip, yolcu ve kimsesizlerin kaldığı bir odasının bulunmasıdır. İlçeye dışarıdan gelen yabancılar ve misafirler, Terzi Ahmet’in odasında günlerce ücretsiz bir şekilde kalır, yemeklerini yerler; binek hayvanlarına bakılır ve onların da yemleri verilir. Zengin insanların kalmadığı bu oda, gönül zenginliğini ifade etmektedir. Burada kimsesiz, yalnız, yolcu, yabancı, dilenci, gezici bakkal olan çerçiler gibi kimseler kalmaktadır. Hüda’nın, Terzi Ahmet’in kendisine zaman zaman ikram ve lütufları olmaktadır. Anlatılanlara göre, odasında kalmaya gelen kimseleri daha onlar gelmeden, önceden bilir. Onlar kapıdan girmeden önce bir misafirin geldiğini söyler, kapı vurulmadan açarmış. İçeri girmeden gelen kimse için, ‘misafir geliyor’ diye önceden söylermiş. Terzi Ahmet’in bir diğer görünen ve bilinen fazileti; Yunak ilçesinin en yukarı kısmı olan ve suyunun tatlılığıyla bilinen Karataş’tan doldurup taşıdığı suları, öküzlerin çektiği kağnısıyla beş-altı kilometre ilçenin en yakın tarafları olan ekili ve verimli ovaya (eşme) götürüp oradaki büyük küpleri suyla doldurmasıdır. O, bu zorlu işi iki üç günde bir yapmaktadır. Anlatılanlara göre, Terzi Ahmet, bu meşakkatli işi, bila bedel, yani hiçbir ücret almadan gönüllü olarak yerine getirir. Yirmi otuz yıl, bu kendisini vazifeli addettiği bu görevi aksatmadan devam ettirir. Ova veya eşme denilen yer, Nasrettin Hoca’nın şehri Akşehir ile Polatlı-Ankara arasında bir geçiş güzergahı olduğu için atlılar ve atlı arabaların mutlaka uğradığı bir rotadır. Gelip geçen yolcular, bu büyük küplerdeki tatlı sudan, koyduğu kabın özelliği olarak yazları soğuk ve kışları ise ılık olarak içerler, susuzluklarını giderirler. Bundan dolayı da bu hizmeti yapan Terzi Ahmet’e dua ederler. Yağmur dualarında, mutlaka Terzi Ahmet’in bulunmasına Yunak halkı özen gösterir. Onu mutlaka bu yakarış ve dua merasimine götürürler. Zira yağmur dualarını yapan odur. Terzi Ahmet yüksek sesle dua ve münacatta bulunur, toplanan halk da hep bir ağızdan üstün bir inançla gönülden gelen bir ruhla ‘amin’ diye mukabelede bulunur. Çocuklar, Terzi Ahmet’in dostlarıdır. Yanına gelen çocukların şakayla kulaklarını çeker, sonra cebinde taşıdığı şekerlerden vererek onların gönüllerini hoşnut eder. Dolayısıyla halk gibi, çocuklar da onu çok sever. |
777 kez okundu
YorumlarHenüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |