Gönül insanı Hacı Veyis, mütevazı ve kanaâtkar olduğu kadar mütevekkil ve sabır timsaliydi. 1932 yılının Ramazan’ında, sahurdan sonra camiine gelen Hacı Veyis, içerideki bütün halıların çalındığını görür. Karakola verilen haber neticesinde, camii kapanıp mühürlenmiş. Bu olay sonucunda Hacı Veyis, on gün evine kapanır, Allah Rasulü’nün yaptığı duayı okumaya başlar: “Ey bütün insanları, şüphesiz, mahşerde bir araya toplayacak olan Allah! Yâ Rabbi! Beni kaybımla birleştir. Kaybettiğim şeyi bana buldur. Meleklerine buldur Allah’ım”. Hz. Peygamber, “Bir şey kaybettiğiniz zaman bu duayı okuyun” diye tavsiyede bulunur. Kadir gecesinde, camiide namaz kılmak için özel izin alınır. Hacı Veyis, mahalle sakinlerinin ısrarıyla, camiide namaz kılma ve sohbet etme tekliflerini kabul eder. |
11.07.2024 |
Zenginliğini mal ve mülkle ölçmeyen Hacı Veyis, eşine “herkesin bağı var, bahçesi var, bizim de suyu buz gibi yapan testimiz var. Bunun şükrünü nasıl eda edeceğiz” der. Yine o “Bir tulum peynirine: Bu ne nimettir yahu, diyebilir. Bir çömlek suyuna: Elâlemin bağı var, bahçesi varsa, bizim de suyu buz gibi yapan çömleğimiz var, nasıl şükredeceğiz bu Allah’a”, diyebilecek kadar mutlu ve huzurlu bir insandır. Hacı Veyis’in en büyük derdi ve sıkıntısı, toplumun içinde bulunduğu buhranlar; milletin ahlâkına, imanına, vicdanına, dinine yapılan saldırılardır. Tüm olumsuz hayat şartlarına rağmen o, hiçbir zaman hâlinden şikayetçi olmamıştır. |
11.07.2024 |
Kendisine karşı yapılan olumsuzlukları bağışlamakta zorlanan modern insanın aksine Hacı Veyis, kimseye kin tutmaz ve nefret beslemez. 1932 yılında gerçekleşen olay, bunun en güzel kanıtlarından biridir. Konya âlimlerinin davet edildiği bir davetteki yemekte, Hacı Veyis, her zamanki âdeti üzerine, sofrada dökülmüş ekmek kırıntılarını toplarken, dönemin en meşhur vaizi olan Aksekili Mehmed Efendi, ona karşı sert ve yüksek bir sesle bağırır:
“Hacı Veyis Efendi! Bırakın canım, herkes döktüğü ekmeği kendi toplasın… Sofranın huzurunu kaçırıyorsun… |
11.07.2024 |
Namaz kılarken de, evi veya camiinin bir tarafı yıkılsa haber olmayacak derece bir ruh hâlini yaşardı. Konya’nın en büyük âlimleri dahi olsa, onun bulunduğu mecliste kimse konuşmaz, ona saygı gösterirlerdi. Bulunduğu ortamlarda gereksiz konuşmalara fırsat vermez, dinî, ilmî ve ahlâkî bir meseleyi açar, onu izah ederdi.
Hatimle teravih kıldıracak derecede kuvvetli hâfız olup, Şeyhü’l-kurralar yetiştirecek kadar da kıraati güzeldi. Camiiden evine gelinceye kadar, herkes ona selam verir, esnaf dükkânlarının önüne çıkardı. |
11.07.2024 |
Babaannemin birkaç ayda, beslediği tavuklardan devşirdiği yumurtalar, eriştenin undan sonraki en önemli hammaddesi konumundaydılar. Birkaç sepet biriktirilen yumurtalar, Ramazan ayına birkaç hafta kala, erişte yapılmak üzere hazırdır. Ana maddesi yumurtalı hamur olan erişte, bugünün naylon paketlerde süslü süslü satışı yapılan yerli ve ithal makarnalar gibi geçmişin ve tarihin kokusunu ve lezzetini maalesef taşıyamamaktadır.
Eriştenin yapımı cemiyette sosyal bir imece faaliyeti gibidir. Akrabalar, komşular ve tanıdıklar, Babaannemin davetiyle eriştenin kesileceği o gün eve gelirler. Ramazana hazırlık ruhuyla yoğrulan hamurlar, ekmek tahtaları üzerinde açılarak kalın yufkalara dönüşür. Açılan yufkalar evin odalarına serilen temiz kareli sofra bezleri üzerinde intizamla titiz bir şekilde serilir ve kurumaya bırakılır. |
09.03.2024 |
Avrupa ve dünyanın çeşitli bölgelerinde ataları öldürülen, katledilen, soykırıma uğratılan Yahudilere sahip çıkan Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyetine vefaları neden olmaz?
Mescidi Aksa’da yaptıkları, Müslümanları ve Türkiye’de yaşayanların içini acıtmakta ve öfkelerini çekmektedir. Yüzlerce yıl huzur içinde barış coğrafyası olan kadîm kutsal toprakları işgal eden Yahudiler, ele geçirdikleri Kudüs ve çevresini barış içinde yaşatan Müslümanlara ve Osmanlılara/Türklere hiç vefaları yok mu? |
31.10.2023 |
Aksiyon adamıydı, fikir adamıydı, zikir adamıydı. Toplumu eğitmek için bir taraftan basın yayın, dergiler, bir taraftan radyo, bir taraftan matbuat, iletişim ve toplumun bütün katmanlarında yaşlı, genç, çocuk, kadın, erkek ayırımı yapmadan, mesleki bir taassuba girmeden, alevisi, sünnisi, ümmetin birliği, İslam ülkelerinin birliği konusunda çalıştı. İslam dergisinde uzun yıllar Türkiye’den hiç haber yoktu diğer İslam ülkelerinden haberler verirdi. |
03.10.2023 |
Yeri geldiğinde Anadolu’nun köylerini, her yerini karış karış gezen camilerinde sohbet eden, konferans salonlarında konferans veren, halkın içine karışan biriydi ve talebelerine de bunu salık veren öncü bir liderdi. Talebelerine sürekli toplumla iç içe hayatın içinde olmalarını tavsiye ediyordu. Ankara da üniversitede odasında çıkmayan bir hoca değildi. Toplumu irşat için, insan yetiştirmek, toplumun manevi ilkelerle bezenmesi için, vatanına toplumuna bağlı bir insan ve cemiyet yetiştirmek için bağlı bulunduğu geleneği devam ettirerek mücadelesini, çalışmalarını, çabalarını sürdürdü. |
03.10.2023 |
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 ![]() |